Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Nisan, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

#17 Deniz Feneri / Part 2

Üzerindeki şoku atan Yukio, şifacı kadın ve yaşlı fener bekçisi ile birlikte şöminenin aydınlattığı odada sohbete devam ediyorlardı. Aslında sadece Yukio konuşuyor, diğerleri onu dinliyorlardı. Denizden çıkarıldıktan sonra yeniden doğmuş gibi hisseden insan, beden fonksiyonlarını yeniden keşfediyor gibiydi. Bulunduğu yeni sayılabilecek bu yeri idrak etmek bir yana dursun geçmişinin anılarını hatırlamak ona bu yeni yer hakkında fikir verebilecekti. O böyle umuyordu.  ‘’Ben doğduğum toprakları hatırlamıyorum.’‘ dedi. Yaşlı kadın sessiz bir tebessümle ona yanıt verdi. Bu içini ısıtmıştı. Zorlamaması gerektiğini biliyordu hafızasını. Eskiden böyle çalışıyordu zihni ama artık değil. Yukio sakince şöminede yanan ateşe baktı. Son hatırladığı anıları geldi hatırına hemen. Ogry, Ohario, Oktavius... Biri daha vardı içlerinde. Alevler içindeki şu çocuk... Adını anımsayamıyordu ama amacını biliyordu.  ‘‘O alevler içindeki genç oğlanı görüyorum. Enerjimi korumak için oluşturduğum cep evrene yerleşt

#16 Deniz Feneri / Part 1

  Fenerin cılız ışığına bakan mürettebatın kardeşleri umutlarını kaybediyordu. Her an ışığın izini kaybedeceklerine olan kaygıları suratlarına sinmişti. Fırtınanın yoğun şiddeti atılan ağın kontrolünü kaybetmelerine neden oluyordu. Kaptan şef sakindi. Çok fazla fırtınalı deniz görmüş gibi bir havası vardı. Gözü pür dikkat fenerin ışına bakıyordu. Mürettebatın ağ ile olan mücadelesine aldırmıyor, ne de olsa başaracaklarını biliyordu. O fenere inanıyordu. Işığı ne kadar cılız olursa olsun bir kez yandı mı karanlıkları delip geçerdi. Boğun eğmezdi. ‘Direnin kardeşlerim.’ diye bağırdı halatın ucunu kavrayan bir mürettebat. Dağınık kardeşlerini hizaya sokmaya çalışırken yeni üyelerin kaygılı suratlarına tebessümle karşılık verdi. ‘İçinizde yeni olanlar var. Toyluğunuzu bugün burada bırakacak fırsata sahipsiniz. Fırtınalı denizler sizlere tecrübe verir. Eğer ona direnecek cesaretiniz varsa!’ Sözleri ıslık gibi rüzgarın içinde çalmıştı. Kardeşler var güçleriyle ağa asıldı. Onu derin sulardan

#15 Cennet Klimanın Serin Rüzgarı Altında

  Rüzgarın yüzüme çarpışının verdiği huzuru aradım içimde. Böyle bir huzur bir zamanlar vardı oralarda. Mutlu edip, içimi rahatlatıyordu. Huzurlu hissettiriyordu. Yine hissettirebilirdi. Sadece o anılardan birini diriltsem yeterdi. ‘Ahh…’ Tepkim eşimi bir anda sarmıştı. Arabanın kontrolünü bir an için kaybetti. ‘Ne oldu?’ dediğinde sesinde paniği sezdim. Gülme krizime mani olamadım. Arabanın ön koltuğunda kriz geçirircesine gülmeye başladım. Eşim baya bir ciddi halde arabayı kullanırken beni süzüyordu. Delirip delirmediğimi kontrol ediyor gibi bir hali vardı. ‘Sıcak mı geçti senin başına?’ Gülüşüm kriz seviyesinden nefes alamama noktasına ulaşmaya başladı. Kasıklarımın ağrımaya başladığını hissedebiliyordum. Sıcağın verdiği yoğun ağırlık hissine bir de kasık ağrısı eklenirse geceyi hastane koridorlarında geçirmek zorunda kalabilirdim. Gerçi işime gelirdi. Kliması olan bir hastane koridorunu şu arabaya yeğlerim doğrusu. Derin nefes almaya başladım. Bu tavrım eşimin iyice pan